11 Aralık 2012 Salı

Nazım Hikmet'in 'Memleketimden İnsan Manzaraları'ndan Onbir Tablo


24/03/2012
Akün Sahnesi

İzlemeyi çok isteyerek gittiğim oyunlardan biri de buydu. "Oyun nasıldı?" diye soranlara, "Güzel bir dinletiydi." diye yanıt veriyorum. Oyunda emeği olan sanatçılar bunu "okuma tiyatrosu" olarak adlandırıyorlar...

Oyunun (dinletinin) ismi, içeriğini tam olarak yansıtıyor aslında: Nazım Hikmet, Memleketimden İnsan Manzaraları, Onbir Tablo...

Oyunun yönetmeni ve sunanı Rüştü Asyalı, Nazım Hikmet'in Memleketimden İnsan Manzaraları'nın her sanatçıya esin kaynağı olabilecek güzellikte, incelikte ve zenginlikte olduğunu vurguluyor. Hatta "Onbir Tablo" olarak sunulan metinde de belirgin olan tiyatro tadındaki anlatımın en çarpıcı yanlarından biri olarak şunu söylüyor: 1940'lardaki Türkiye ve dünya yapısının ve bu yapıda devinen her katmandan, her sınıftan insanın, 2010'lardaki Türkiye, dünya ve insan ile şaşırtıcı bir benzerliği var. Görüyoruz ki; geçen yetmiş yılda değişen bir şey yok! Sömüren aynı, sömürülen aynı! Çünkü "sömürü" sözcüğü ve kavramı, bütün sözlüklerde anlamını, ağırlığını, geçerliliğini ve "haksızlığını" hala korumakta!..


İnsanın dinlemekten hiç bıkmayacağı, sıkılmayacağı bir ses, anlatılanlarla uyum içinde bir piyanonun eşliği, iyi bir ışıklandırma, arkada 11 tane tablo - ki her biri rol zamanı geldiğinde sahnede parlıyorlar...

Bu oyun yerine Necip Fazıl'ın eserlerinin sahneleneceğine dair bir haber okumuştum geçtiğimiz aylarda. Neden 'ya o ya da bu' olması gerektiğini anlayamasam da Aralık sonuna kadar açıklanan programda yer aldığını görmek sevindirici. Henüz gitmemiş olanlar için son şans olabilir!

Kendinizi, dedenizin etrafında çoluk çocuk toplanmış ve onun anlattığı hikayeleri dinliyor gibi hissedeceksiniz... 

Selcan
11/12/2012
Ankara

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder