30 Ocak 2008 Çarşamba

Ne Ses Ne Haber!



Ne bir ses ne de haber gelmiyor artık senden!
Öylece kalakaldım da deli hasretinle ben..

Bir yabancı selamı ile hüzünlere daldım..
Kendi ellerimle ben, beni kederlere saldım..
Sonunda, bir oyuncak kara sevda aldım senden.
Yani değişmedim hala; öyle biraz çocuk kaldım!!

Yok, öyle el gibi durma! Gül biraz..
Sana gülmeler yaraşır.
Yok, öyle güz gibi soğuk olma!
Güz, ayrılık taşır...

Ne bir ses ne de haber gelmiyor artık senden!

Öylece kalakaldım da deli hasretinle ben..

Bir yabancı selamı ile hüzünlere daldım..
Kendi ellerimle ben, beni hüzünlere saldım..
Sonunda, bir oyuncak kara sevda aldım senden.
Yani değişmedim hala; öyle biraz çocuk kaldım!!

Yok, öyle el gibi durma! Gül biraz..
Sana gülmeler yaraşır.
Yok, öyle güz gibi soğuk olma!
Güz, ayrılık taşır...


26 Ocak 2008 Cumartesi

O 0DTÜ

.. ne sevdim ne vazgeçebildim ..

ODTÜ
Sonbahar 2007


Anlamsız

...Zaten neden hayatın bir anlamı olsun ki? Anlama ne gerek var? Hiçbir anlamı yok. Olur da hayata bir anlam verirsen doğallığı öldürüp anlam içinde hapsolursun. Bir anlam aramaktan, anlamdan konuşanları duymaktan bıktım!

Kostas Mourselas
Kızıla Boyalı Saçlar


20 Ocak 2008 Pazar

Gene de..

Karanlık, ağrılar, şiddetli korkular, bilinç yitimleri ve gene de yüreğin atıyor ve nabzın hala seni nüfus sayımına dahil ediyor...

Sana Gül Bahçesi Vaadetmedim
Joanne Greenberg

Ellerinin İzi


Susarsam dilim ağlar,
Buna dayanmaz dağlar.
Gözlerin yüzümde kaldı,
Ellerinin izi kanar!


Oy oy oy yanam,
Üzüm tenli ay karam..
Esmerliğini götürdün,
Yokluğunu mu saram?

Kara üzüm tenliydin,
Her yanınla benliydin.
Gözlerin şarkı rengi,
Ama hep kederliydin..

Solan bir yaprak mıydın?
Susuz bir toprak mıydın?
Yüze gülüp arkadan
Vuran bir kaypak mıydın?!!

19 Ocak 2008 Cumartesi

I could be!


Do I attract you?
Do I repulse you with my queasy smile?
Am I too dirty?
Am I too flirty?
Do I like what you like?

I could be wholesome
I could be loathsome
I guess I'm a little bit shy
Why dont you like me?
Why don't you like me without making me try?

I try to be like Grace Kelly
But all her looks were too sad
So I try a little Freddie
I've gone identity mad!

I could be brown
I could be blue
I could be violet sky
I could be hurtful
I could be purple
I could be anything you like
Gotta be green
Gotta be mean
Gotta be everything more
Why dont you like me?
Why dont you like me?
Why dont you walk out the door!

How can I help it?
How can I help it?
How can I help what you think?
Hello my baby
Hello my baby
Putting my life on the brink

Why don't yo like me?
Why don't you like me?
Why don't you like yourself?
Should I bend over?
Should I look older just to be put on the shelf?

I try to be like Grace Kelly
But all her looks were too sad
So I try a little Freddie
I've gone identity mad!

I could be brown
I could be blue
I could be violet sky
I could be hurtful
I could be purple
I could be anything you like
Gotta be green
Gotta be mean
Gotta be everything more
Why dont you like me?
Why dont you like me?
Why dont you walk out the door!

Say what you want to satisfy yourself
But you only want what everybody else says you should want

I could be brown
I could be blue
I could be violet sky
I could be hurtful
I could be purple
I could be anything you like
Gotta be green
Gotta be mean
Gotta be everything more
Why dont you like me?
Why dont you like me?
Why dont you walk out the door!


9 Ocak 2008 Çarşamba

Oysa Yitirdiklerimiz...


Hep böyle mi olur?
Hep böyle mi biter?
Bak işte değiştin;
Seni de kandırdılar!


Nerde düşlerimiz?
Nerde sokaklar?
Bir nefesin çıkışı kadar kolaydır ihanet!
Biliyorsun, biliyorsun...

İnsan ümit ederek yaşar;
Sen hiç beklemedin.
Bulduğunu sandın ama;
Kolay değil anlamak!

Hep alarak yaşadın!
Vermek güçtü biraz...
Görmek zaman ister; kaçmak en kolay!
Biliyorsun, biliyorsun...

Oysa yitirdiklerimiz,
Belki de görmeyi bilemediğimiz...
Ve belki bulduklarımız,
Zaten unutmaya çalıştığımız!


Sen göğsüme vurulan bir zincir gibi,
Kopmadın, hayret!
Ben gecemde gezinen bir suçlu gibi,
Yakalanmadım, hayret...

Oysa yitirdiklerimiz,
Belki de görmeyi bilemediğimiz!
Ve belki bulduklarımız,
Zaten unutmaya çalıştığımız...


8 Ocak 2008 Salı

Yanlış Hayat - Doğru Yaşam

Yanlış bir hayatta doğru yaşamanın ne anlamı var?

Selcan
08/01/08
Ankara

6 Ocak 2008 Pazar

Af

Seni affetmek istemiyorum.
Ama af dilemeyen birini affetmemek o kadar zor ki!

Selcan
Ankara
06/01/2008

1 Ocak 2008 Salı

26.senenin son günü

Yeni yılın ilk günü.. Yine büyük bunalımlar içindeyim.. Yine hayalkırıklıklarının acısı içimde.. Kendim için yapmam gereken şeyleri yapamıyor olmanın sancısı, ailemin karşısına konuşmayan, gülmeyen, sürekli somurtan biri olarak çıkmanın, onları üzmenin kahredici ağırlığı...

Daha önce de bu kadar kötü hissettim mi, yoksa ilk kez mi böyle tamamiyle dipte hissediyorum bilmiyorum... Yolun sonu sanki burası, her şeyin bittiği yer... Çok kötü hissediyorum, bu ruh halinden nasıl kurtulacağımı bilmiyorum.. Başkalarının da başına geliyor mu acaba bunlar? Sanmıyorum, gerçekten, kimsenin başına benimki gibi sürekli gelmiyordur..

Ait olmadığım bir dünyada yaşıyorum.. Ait olmadığım, adapte olamadığım adi bir düzen içinde..

26.senesinin son gününde çok daha farklı şeyler yazabilen biri olmak isterdim..


Selcan
1-1-2008
Ankara