19 Mayıs 2011 Perşembe

Mustafa Kemal Paşa Samsun'da

Ey Türk gençliği,
Kalk, uyan! Yoksa ardı hicrandır!


12 Mayıs 2011 Perşembe

Şükür Ki Dua Hala Bedava!

Top mermisi alana şarapnel bedava...

Çanakkale'deyim. Alışverişte...

Top mermisi aldım bu sene.

Kovan aslında.
120 milimetre çapında.
İngiliz malı.
50 lira istedi köylü.
10 liradan açtım kapıyı.
5 can mı aldı patladığında?
15 mi acaba?
30 liraya bağladık işi.

3 parça da şarapnel ikram etti.
Ayağımız alışsın... Avanta.

Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu'na göre, Çanakkale'deki savaş malzemeleri tarihi eser niteliği taşıdığı için, satılması yasak güya... Karışan eden yok.
Alenen, gırla.

Mermi çekirdeği aldım mesela.
İki tane.
Sarılmışlar birbirlerine...
Biri Anzak.
Biri Türk.
Havada çarpışıp, kaynamışlar.
“40 lira” dedi.
“Oha” dedim.
20'ye bıraktı.

Metrekareye altı bin mermi düşmüş,
iki merminin çarpışma ihtimalinin
600 milyonda bir olduğu belirtiliyor.
E bu orana bu fiyat, kelepir bi nevi...
Sar dedim. Sardı gazete kağıdına.

“Kafatası var mı?” dedim.
“Buluruz” dedi.
Bulmasına biz de buluruz.
Tarlalarda gani.
Ama bununki vernikli.

Pürüzsüz kafatası, 75 lira.
Mermi delikli, 150 lira.

Gidiş-dönüş benzin hariç, 200 liraya patladı bu seneki Çanakkale Zaferi bana...

Devlet erkânı burada.
Başbakan, bakanlar filan.
“Milli-manevi” anlatıyorlar.
“Yaşşaaaa” diye bağırdım.

Deniz kenarına gittim sonra...
Bıraktım hepsini suya.
Fatiha'yla.
Din-iman, vatan-millet ayaklarıyla
güzel güzel pazarlıyorlar memleketi
ama, şükür ki, dua hâlâ bedava.


Yılmaz Özdil


http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/goster/haber.aspx?id=17312346&p=2



11 Mayıs 2011 Çarşamba

Kaderini Sev


Deniz kıyısında bir ihtiyar taşçı, kayayı yontmaktadır...

Güneş onu yakıp kavurur. O da Tanrıya yakarır, keşke güneş olsaydım, diye.
"Ol" der Tanrı. Güneş oluverir. Fakat bulutlar gelir örter güneşi, hükmü kalmaz.
Bulut olmak ister. "Ol" der Tanrı. Bulut olur. Rüzgar alır götürür bulutu, rüzgarın oyuncağı olur.
Rüzgar olmak ister bu kez. Ona da "Ol" der Tanrı. Rüzgar her yere egemen olur, fırtına olur, kasırga olur. Her şey karşısında eğilir. Tam keyfi yerindeyken koca bir kayaya rastlar. Ordan eser burdan eser, kaya bana mısın demez!
Bildiniz, Tanrı kaya olmasına da izin verir. Dimdik ve güçlü durmaktadır artık dünyaya karşı.
Sırtında bir acı ile uyanır.

Bir ihtiyar taşçı kayayı yontmaktadır...

Friedrich Wilhelm Nietzsche




6 Mayıs 2011 Cuma

6 Mayıs


Boynum kırıldı.
Nefes alamıyordum!
İki iri damla gibi
Dışarı fışkırmak üzereyken gözlerim...
Ve aşırı şişirilen bir balon gibi
İnfilak edecekken yüreğim...
Son saniyede aklımdan geçti;
Dedim ki öleceğim!
Bu halk uğruna!
Yirmi dört yaşımda.
Yeryüzünün ve hayatımın
Bu bahar noktasında...
Güneşli günler yaşamaya hazırlanırken
Bütün alçaklar!

Kararmadan önceki anda
Aklımın utanç duvarını yıkan bir soru,
Bana rağmen yıldırım gibi çaktı beynimde.
Emin miyim diyordu,
Değer miydi gibisine...
Acaba ölüyor muyum
Pisi pisine...

Dedim ki:
Eminim!...

Eminim!

Ve işte bu cevap oldu

Son devrimci eylemim!

Coşkun Büktel
6 Mayıs 2008

http://coskunbuktel.com/siiraltimayis.htm